Koroner Bypass Ameliyatı Sonrası Yeni Damarlar Tıkanır mı?
Koroner bypass ameliyatı, kalp damar sağlığı için kritik bir cerrahi işlemdir ve genel kanının aksine, bu ameliyat tek bir şekilde yapılmaz. Aslında, bypass işleminde kullanılan ‘conduit’ adı verilen damarlar, vücudun çeşitli yerlerinden alınabilir. En sık kullanılan yerler arasında göğüs damarları bulunur; bunlar, uzun vadede yüzde 90’lık bir başarı oranı ile en iyi sonuçları veren damarlardır. Bu damarlar ile yapılan bypass ameliyatlarında, 10 yıl sonunda bile damarların açık kalma ihtimali oldukça yüksektir ve genellikle ek bir müdahaleye gerek kalmaz. Bu nedenle standart olan tek göğüs damarı kullanılması yerine her iki göğüs damarının kullanılması tercih edilmelidir.
Diğer taraftan, bacak damarlarından alınan greftlerle yapılan bypass ameliyatlarında, 10 yıl sonunda damarların açık kalma oranı yaklaşık olarak yüzde 50’dir. Bu durum, göğüs damarıyla kıyaslandığında önemli bir farklılık göstermektedir. Daha özel durumlarda, özellikle ciddi darlıkların olduğu koroner damarlarda, kol damarları tercih edilebilir. Ancak, göğüs ve bacak damarları arasında sağlanan sonuçlar nedeniyle genellikle göğüs damarları öncelikli tercih olmaktadır.
Bypass ameliyatının hangi tipinin uygulanacağı, hastanın damar durumuna, sağlık durumuna ve cerrahi ekibin deneyimine göre değişiklik gösterebilir. Ameliyat sonrası dönemde hastaların sağlığına dikkat etmeleri, tekrar bir cerrahi ihtiyacını önlemek açısından büyük önem taşır. Stent teknolojisinin gelişmesiyle birlikte, ameliyat sonrası tekrar daralmalar stent ile tedavi edilebilmekte, bu sayede hastaların yaşam kalitesi artırılmaktadır.
Kalp hastalıkları hakkında detaylı bilgi, ikinci uzman görüşü veya randevu için asistanımıza 0545 605 14 14 numaralı telefondan ya da iletişim formu aracılığıyla bize ulaşabilirsiniz. Adres ve iletişim bilgilerimizi Google Haritalar üzerinden inceleyebilirsiniz.
Kalp sağlığınızı korumak ve daha fazla bilgi edinmek için diğer yazılarımıza göz atmayı unutmayın.